Lütfen giriş yapın.
Üye değilseniz sitemizden tam anlamıyla yararlanmak için kayıt ol kısmından üye olunuz.
Üye olduktan sonra e-mail hesabınıza gelen
aktivasyon kodunu tıklamanız yeterlidir.
Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri 11210


Join the forum, it's quick and easy

Lütfen giriş yapın.
Üye değilseniz sitemizden tam anlamıyla yararlanmak için kayıt ol kısmından üye olunuz.
Üye olduktan sonra e-mail hesabınıza gelen
aktivasyon kodunu tıklamanız yeterlidir.
Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri 11210

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

       Hoşgeldiniz :
En son ziyaretiniz : Perş. Ocak 01 1970
Mesaj Sayınız : 16


3 posters

    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri

    ADMİN
    ADMİN
    ADMİN


    Aktiflik Aktiflik :
    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Back_title800 / 999800 / 999Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Back_catg2

    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Empty Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri

    Mesaj tarafından ADMİN C.tesi Mayıs 19 2012, 01:09

    Taklacı güvercinlerin bölgesel özellikleri

    ANKARA

    Bütün ırklarımızın en küçüğüdür. Vücudu kafası ve kanatları dahil. Ankara
    gümüş ve kahverengi renkleri dışında her renkte gelir fakat her zaman
    renk kirlidir. Kirli olarak rengin canlı olmamasını kastediyorum.
    Maviler yabani güvercin mavisi gibi koyu ve sisli mavidir. Araplarsa
    hic bir zaman koyu arap olmayıp daha açık renktedir ve kanatlarındakı
    şeritler (mavilerde oldugu gibi) siyah rengin altında bellidir. Bunun
    nedenide genetik olarak gerçek arap olmayıp çok koyu maviden
    gelmeleridir. Bu kuşların bir birine vurulmasıyla koyu mavi elde
    edilmesi normaldir. Limon, portakal, şeker ve kırmızılar her zaman
    gırimsi (kül rengine yakın) bir renkle kaplıdırlar. Bu dört renkten
    birisine sahip olan bir Ankara kuşunun hiç bir zaman kuyruk ve kanat
    uçlarının süt beyaz olmaması ve gırimsi bir beyaz olması lazımdır.
    Bizim açık (boz) dediğimiz ve çoğu güvercin yetiştiricilerinin kirli
    sabuni olarak bildiği renk bu şehrimize aittir. Aslında bu renk sabuni
    ile ilgili olmayıp mavi renginin bir tonudur. Benzer bir renk durumu
    kahverengilerdede mevcuttur. Açık kahverengi olarak bilinen bu renk
    aslında yine maviden gelme olup gerçek kahverengi rengiyle ilgisi
    yoktur. Bunu anlamak için basit bir test kuşun büyük teleklerine
    bakmakla yapılabilir. Gerçek kahverengi güneşin etkisiyle renk kaybına
    uğrar. Bu nedenle kuşun kanadı açıldığında en uzun tüyün kanat
    kapalıyken bir önceki tüy tarafından tapatılmış kısmı (güneş görmiyen)
    en uzun tüyün uç kısmından daha koyudur. Sanki bir gölge gibi görünür.
    Bunu Ankara kahverengilerinde göremezsiniz.

    Ankaranın en önemli özelliği ise performansıdır: Öteki ırkların aksine taklalarının arasında çok az bir zaman vardır ve çok daha sıkı takla atarlar. Her takladan sonra hafif (çoğu zaman dikkati çekmiyecek kadar) bir
    yükseklik kaybedip tırmanışa çıkar. Tırmanışı öteki ırklara nazaran
    biraz daha kısa fakat daha fazla kombinasyonla (her takla atıp
    tırmanışa bir kombinasyon dersek) doludur. Damarı sert olanlar
    delicesine takla atar ve kısa bir süre uçurulmayınca tutulur (takladan
    uçamamak). Oyunlarının sertliği ve klasik fiziği ile benim en favorim
    olan taklacı türüdür. Ankara güvercin yetiştiricileri Türkiye'de
    belkide tek kendi ırklarına sahip çıkmış yörenin yetiştiricileridir. Bu
    ırkı pür halinde bulabilmek Ankarada oldukca kolaydır.

    ANTALYA

    Maalesef günümüzde Suriye ve Irak dışında bulunmıyan bir ırktır. Selçuklular
    zamanında bu ülkelere tanıtılmış fakat zamanla Antalya'da başka
    şehirlerin kuşlarıyla kırılarak ortadan kalkmıştır.
    Bu ırk
    ötekilerine göre daha dar bir göğüse sahip olup bacakları ve boynuda
    oldukca uzundur. Gaga yapısı Konya taklacıları gibi kısadır. Özelliği
    renklerinin canlılığı (her renkte gelir) ve güllü (ön, arka ve çift
    tepe) gelmesidir. Performans konusunda iddialı değildir. Kümese doğru
    dalıp çıkma özelliği yoktur. Urfa gibi ötekilerine nazaran daha hızlı
    uçar ve yanlız uçmayı tercih eder. Yüksekte uçar ve havada oynar.


    URFA

    Klasik Urfanın en belirgin özelliği kanatlarını düşük tutması (kuyruğunun
    altında taşıması). Kafa yapısının biraz daha köşeli olması, alnının
    öteki ırklara göre daha dolgun olması ve Araplarında göz çevresi
    halkasının hafifde olsa tüysüz ve belirgin olması öteki belirgin
    özellikleri. Urfa Mardinle aynı renklerde gelmesinin yanında bizim
    "açık" dediğimiz ama Türkiyenin çoğu yerinde Arapça "sabuni" diye
    bilinen rengin sarı yerine koyu kahverengi (morumsu) göğüs rengiylede
    gelir. Çoğu taklacı Rus ırkının atasıdır ve hala Rusya'da Urfainski
    diye kuşlar beslenmektedir. Urfayı pür halinde bu gün bulabilmek bayağı
    zor. Bazı geleneksel kuşçularda bulmak mümkün ve bence pahası biçilmez
    değerde kuşlar. Uçuş özellikleri Mardin ırkının benzeridir.

    SİVAS

    Bu renklerin üstüne bizim kınalı dediğimiz renkleride eklemiştir.
    Dolayısıyla kınalı çilli (Miski), gümüş çilli (Çakmaklı) ve açık
    (Sabuni) bu şehrimizin bize armağanıdır. Çakmaklıların soyu mavilerden,
    sabuni ve miskinin soyu kahverengilerden gelmektedir. (Baska ırklardada
    sabuni ve miskiye rastlanılır fakat bu renkler kahverengiden değil
    mavilerden gelmektedir.) Sivas kuşlarının en farklı yanlari öteki
    ırklara göre başlarının daha küçük (minyon) ve gagalarının daha ince
    bir yapıya sahip olmasıdır.

    Performans bakımından Mardin ve
    Urfaya nazaran daha az uçar fakat daha sık oynar. Bunun yanında yere
    dalış seviyesi bütün ırklarımız içinde en alçak olanıdır. İyisi
    daldığında kuyruğunu ayaklarını yere değdirmeden bir süre yere sürüp
    takla kombinasyonuna başlar. Eski kuşçuların yaptıkları yarışlarda
    kuşun yere ne kadar kuyruk sürdüğünü ölçtükleri söylenir. Daha sık
    oynamasına karşın Kombinasyonları (takla atıp tırmanış) Mardin ve
    Urfa'ya göre daha kısadır. Sivasda gülde (ön tepe) vardır.


    MARDİN

    Bu ırkların içinde en irisi olmasının dışındaki farkı sadece koyu mavi,
    mavi, açık mavi, dumanlı, arap ve beyaz renklerinde olup gül ve tepe
    özelliklerinin olmamasıdır. Geniş göğüs yapısı klasik bir fiziksel
    özelliğidir. Alçak ve uzun saatler uçmayı seven bu ırk tek uçurulmayı
    tercih edip performansını en iyi böyle gösterir.

    DİYARBAKIR

    En toplu, bacakları ve boynu kısa olan ırkımızdır. Vücut yapısı önden
    bakınca bir "O" yerine basık bir elips şeklindedir. En güzel renklere
    sahip olmanın dışında paçalarıda bütün ırklardan daha uzun olup Gülleri
    öteki ırklara göre daha gelişmiştir. Tabak güllü denilen ön tepe bu
    ırka mahsusdur. Arka tepe bir yanaktan ötekisine uzanıp öteki
    ırklarınkınden daha yüksek olmanın dışında bazen uçları öne doğru
    hafifce kıvrılır. Performans konusunda Diyarbakır pek iddialı değildir.
    Bu şehrimize Türkiyenin güvercin başkenti diyebiliriz. Güvercin
    kültürümüze bu kadar katkıda bulunan belki başka bir şehir yoktur.
    Sadece Diyarbakırın Türkiye'nin tamamından daha fazla güvercin ırkı
    vardır. Bunun yanında ense ve göğüs gülünü, Kiremit kırmızı ve sarı
    (portakaldan farklı olarak vücudun tamamının sarı renkte
    olması)renklerinide bu şehrimize borçluyuz.
    Yasin Tekgöz
    Yasin Tekgöz
    YÖNETİCİ


    Aktiflik Aktiflik :
    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Back_title290 / 999290 / 999Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Back_catg2

    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Empty Geri: Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri

    Mesaj tarafından Yasin Tekgöz Perş. Mayıs 31 2012, 13:26

    teşekkürler
    polat
    polat
    ÜYE
    ÜYE


    Aktiflik Aktiflik :
    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Back_title180 / 999180 / 999Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Back_catg2

    Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri Empty Geri: Taklacı Güvercinlerin Bölgesel Özellikleri

    Mesaj tarafından polat Paz Ara. 02 2012, 22:48

    teşekkürler

      Forum Saati Perş. Mayıs 02 2024, 17:33