Güvercinlerde iki farklı nedenle görülen, iki farklı tip takla var.
Bunlardan ilki, havada uçarken hafifçe yan dönme şeklinde görülen ve aslında
güvercinlerle beslenen gökdoğan gibi yırtıcı kuş türlerine karşı kazanılmış
olan bir savunma uyumu. Bu, doğal olarak artık genlerine yerleşmiş ve bir
yaşam biçimi haline gelmiş bir özellik. Taklacı güvercin olarak bilinen
ırklarda görülen takla davranışı da, bu şekilde bir uyum olarak kazanılmış
ve ırk özelliği haline gelmiş. Diğeriyse, vitamin eksikliği ya da bir virüs
nedeniyle ortaya çıkabilen, beyine giden sinir hücrelerinin üzerini kaplayan
myelin kılıfın erimesine neden olan ve havalanırken ya da uçarken denge
kaybı nedenli takla atma, yürürken daireler çizme, başın arkaya doğru
yatması (stargazing: yıldız sayma) gibi belirtilerle kendini gösteren
hastalık. Bu takla zaten diğerinden belirgin olarak ayrılıyor ve sıklıkla
hayvanların kontrollü bir şekilde beslenmesiyle iyileştirilebiliyor.
Kuluçkaya yatmış olan bir kuşun, belirli aralıklarla yumurtalarını
çevirmesinin nedeni nedir?
Kuşlarda kuluçkaya yatma, vücut ısısı yardımıyla yumurta içindeki embriyo
gelişiminin tamamlanmasına yardımcı olur. Karnın alt kısmında, kuluçka
bölgesi adı verilen ve kuluçka zamanında tüyleri dökülen bölgedeki kılcal
damarlardan yumurtaya geçirilen ısı, embriyonun gelişim sürecini
tamamlamasında önemli rol oynar. Çoğu kuş türünde, kuluçka esnasında
yumurtaların çevrilmesi davranışı görülür. Bunu, vücuttan yumurtaya geçen
ısının ve yumurta içeriğindeki besin maddesinin (yolk), yumurta içerisinde
homojen (eşit) bir şekilde dağılmasını sağlamak amacıyla yaparlar. Ayrıca
embriyonun gelişim sürecinde, doku farklılaşması için gerekli olan hücre
göçlerinde yerçekiminin etkisi vardır. Yumurtanın çevrilmesi sayesinde,
yerçekimi etkisi de düzgü;n bir şekilde dağıtılarak, hücre göçünün seyrine
de yardımcı olunur.
Kuşlar uyurken niye ayaklarını yukarı çekerler?
Bazı kuşların uyurken bir bacaklarını gövdelerine doğru çekmelerinin nedeni
bu hareketin kuşun vücudundan ısı kaybını önlemesi olarak açıklayabiliriz.
Kuşların bacakları üzerinde tüyler bulunmadığı için bu açık bölgelerden ısı
kaybı oldukça yüksek olabiliyor. Zaten dikkat edilirse kuşların uyuma
sırasında vücut yüzeylerini olabildiğince küçültecek bir şekil aldıklarını,
örneğin bacaklarını gövdeye doğru çekmenin yanı sıra başlarını da iyice
gövdelerine gömdüklerini gözlemleyebiliriz.
Yavru kuşlarda beslenme
Kuşlarda kursağın içi kuluçka periyodunun erken devrelerinde prolaktin
hormonu salgısı tarafından hızla değişime uğrar. Kursakta kursak sütü adı
verilen protein ve yağca zengin bir beyaz sıvı salgılanır. Bu sıvı
yavruların yumurtadan çıktıkları ilk günlerde beslenmesini sağlar. Doğada
yavru olarak bulunan kuşların ilk günlerde insan eli altında beslenip
yaşatılması çok zordur. Annenin ilk günlerde mutlaka ağız sütünü vermesi
gerekir. Eğer yavru 4 - 5 günlükse yaşama şansı nispeten fazladır. Ama
gelişme hızı doğadaki yavru kuşlara göre nispeten düşüktür. Yavru kuşların
sindirim sistemleri henüz tam anlamıyla gelişmediği için ilk zamanlarda sıvı
gıdalara daha sonraki aşamalarda ise yavaş yavaş katı gıdalara geçilmesinde
fayda vardır.Bu geçiş kademeli olması gerekir aksi taktirde yavru da
sindirim bozuklukları görülür. Besleme aşaması kursağın şişkinliğine göre
ayarlanır. En güzel yemleme az ve sık yemleme biçimidir.
Gerekli malzemeler: Bir enjektör, Ilık su (soğuk su verilmemeli), Yumurta
sarısı (Esansiyel amino asit içeriği bakımından zengin) , Milupa bebek
maması.
Kuşlara mamayı hergün taze formda sunmalısınız. Mamalar çok çabuk hava
şartlarında bozulabilir
Güvercinin kemiklerinin ağırlığı, tüylerinden daha hafiftir..